Bay Kemal devri kapandı, Bay Özgür devri başladı.
*
Peki ya Bay Ekrem?
O işin neresinde?
Tam merkezinde…
*
Bay Ekrem, İstanbul Belediye Başkanı olmanın gücünü de kullanıp CHP’nin İstanbul seçimlerinde istediğini aldı, İstanbul il başkanını yanına alıp pozu verdi.
“Çekin arkadaşlar!”
*
Arkadaşlar çekti.
Mesaj yerine ulaştı.
Vatandaş baktı, “Hıı” dedi, “Demek ki İstanbul İl Başkanı aslında Bay Ekrem.”
*
Bay Ekrem, İstanbul Belediye Başkanı olmanın gücünü kullanıp CHP’ye genel başkan adayı bile çıkardı.
“Yürü be Özgür” dedi.
Bay Özgür yürüdü.
*
Bay Ekrem, İstanbul Belediye Başkanı olmanın gücünü kullanıp CHP’nin yeni genel başkanını da belirledi.
Genel başkanı yanına alıp pozu verdi:
“Çekin arkadaşlar!”
*
Arkadaşlar çekti.
Mesaj yerine ulaştı.
Vatandaş baştı, “Hıı” dedi, “Demek ki CHP Genel Başkanı aslında Bay Ekrem.”
*
Bay Ekrem partide İstediğini aldı.
Sırada belediye seçimleri var.
Nasıl olacak?
*
Vaktiyle Erbakan ne demişti?
“Kanlı mı olacak, kansız mı olacak?”
*
Bugünler de Bay Ekrem düşünüyor:
“İttifaklı mı olacak, ittifaksız mı olacak?”
*
İttifak masada.
Çünkü İstanbul’da ittifak olmadan seçim kazanmak zor.
Çünkü İstanbul’da Kürtlerin oyunu almadan seçim kazanamazsın.
İstanbul’da Türklerin oyunu almadan da seçim kazanamazsın.
*
Peki İstanbul’da Alevilerin oylarını almadan seçim kazanabilir misin?
*
İrili ufaklı onlarca sol parti var, sol akımlar var, onların desteğini almadan seçim kazanabilir misin?
*
Romanlar, Ermeniler…
Onların desteğini almadan seçim kazanabilir misin?
*
Hadi oyu azdır çoktur diyelim; bir kesimi küstürerek, üzerek seçim kazanabilir misin?
*
Her biri iddialı 5 aday girse, belki aradan kazanırsın da…
İki adaylı seçim olacak, birini severken birini küstürürsen seçim kazanamazsın!
*
Onun için Bay Ekrem düşünüyor:
“İttifaklı mı olacak, ittifaksız mı olacak?”
*
Bay Özgür’ün perde önünde Bay Ekrem’in perde arkasında olduğu bir genel merkez manzarası ortaya çıkınca ittifaklar Mersin açısından da konuşulur oldu.
*
Herkes bir senaryo kuruyor.
*
Herkes gönlünden geçeni siyasi kulis diye yutturmaya çalışıyor.
Kimi alıyor, kimi satıyor.
*
Kimi önseçim olur diyor, kimi atama olur diyor.
*
Kimi sınıf arkadaşına güveniyor, kimi işyerinden arkadaşının dıdısının dıdısına güveniyor.
*
Herkes kafasına göre bir senaryo kuradursun, Bay Ekrem düşünüyor:
“İttifaklı mı olacak, ittifaksız mı olacak?”
*
Kafasında alıyor, ölçüyor, biçiyor, tartıyor.
Ve muhtemelen şöyle soruyor:
“Biz böyle böyle yaparsak…
Yer mi Anadolu çocuğu?”
*
Ne diyelim?
Denemesi bedava!
Denersin, görürsün; Anadolu çocuğu yer mi, yemez mi?
