ABİDİN YAĞMUR “KIZIMA MEKTUP”

Güzel kızım, ikinci gözağrım Bejan Ekin; ben bu satırları yazdığımda 5 yaşının ilk saatlerini yaşıyordun sen.

Kutlu olsun yeni yaşın.
*
Kapıya bir çentik attım, “Bakalım boyun uzayacak mı” dedim doğum gününden bir gün önce.
Ertesi gün boyunu ölçtük aynı yerde.
Bu kez üç beş santim yukarı attım çentiği.
“Boyun uzamış bak” dedim.
Baktın.
İnandın.
Belki de inanmış gibi yaptın, bilemiyorum ki ne zaman kanıp ne zaman kanmayacağını bize.
*
2023 yılı zihinsel olarak, konuşma becerisi olarak hızla geliştiğin bir yıl oldu.
Artık cümlelerin daha uzun ve düzgün.
Daha ayrıntılı plan yapabiliyorsun.
Hayal gücün daha yüksek.
Eh kelime hazinen de geniş, artık senle ilgili konuşurken şifreli de konuşsak anlıyorsun.
*
Ablanın oturuşunu taklit ediyordun bir gün.
“Rol modeli kim acaba” dedim annene.
Gözün telefonda, şöyle dedin:
“Ablam tabi ki.”
*
Evi çok dağıttın zamanlardan birinde kızmıştık sana ve sen salondan mutfağa söylene söylene gelmiştin:
“Bana bakın, ben bir çocuğum ve oyun oynama hakkım var, tamam mı?”
*
Geceleri birlikte uyuyoruz.
“Masal anlat bana” diyorsun.
Fakat klasik, herkesin bildiği masalları istemiyorsun.
Şöyle yapıyoruz:
“Sen söyle masalın konusunu” diyorum.
Sen bir şey atıyorsun ortaya:
“Okula giderken karda kayan pengueni anlat!”
O anda bir masal uyduruyorum.
Biraz sen yön veriyorsun masala, biraz ben…
Sadece ikimize ait bir masal çıkıyor ortaya.
Masallarımızda mutlaka gökkuşağı var, mutlaka bembeyaz bulutlar var.
E bir de tabi ki periler…
*
Seninle hiç ayrılmadık biz.
En fazla 1 aydı belki ayrıldığımız.
Öyle derinden özlemiştim ki, anlatması zor.
Bir gün anlatabilirim belki.
*
2023 zordu ülkemiz için.
Deprem oldu.
Binlerce insan öldü.
Maraş depreminin olduğu sabah saatlerce konuşmamıştın.
Nice sonra şöyle demiştin:
“Deprem sağlığımız için, değil mi baba?”
4 yıllık yaşam macerana salgından sonra deprem de sığdı.
Belki de onun için bazen aynı büyük insan gibi konuşuyorsun…
*
Kayıplarımız da oldu bu yıl.
Nafiye halayı kaybettik.
Büyük anneanneyi kaybettik.
Tunceli’de son demlerinde görmüştün onu. Tekerlekli sandalyesini ittiriyordun yardım etmek için.
Sarılıyordun.
“O yaşlı” diyordun. “Baba sen gençlisin!”
*
Bazen durduk yere şöyle diyordun bana:
“Baba sen yorulma. Gençli kal. Ölme.”
*
“Ah keşke bin yıl yaşasam” diyorum sana sarılırken, bilmezsin.
*
Güzel kızım, ikinci gözağrım Bejan Ekinim, doğum günün kutlu olsun kızım.
Gökkuşağının, bembeyaz bulutların ve perilerin eksik olmadığı masallar gibi olsun…

Abidin Yağmur/ 5 Aralık 2023

admin