BASIN AÇIKLAMASI
Toplumsal yardımlaşma ve dayanışma bir siyasi rekabet alanı değil, yurttaş olmanın, ülke ve insan sevgisinin bir gereğidir. Bu konuyu gündelik siyasi hesaplarla ele almak, zor günlerinde vatandaşın yanında olabilmek için çalışanları suçlu gibi göstermek, birlik ve bütünlüğümüze yapılacak en büyük kötülüklerden biridir. Salgınla mücadele ettiğimiz bugünlerde maalesef hükümete bunları hatırlatmak durumunda kalıyoruz.
Son günlerde, Cumhuriyet Halk Partili Belediyelerin ihtiyaç sahibi vatandaşlara yardımcı olabilmek için bağış kampanyaları düzenlemek, halka ücretsiz ekmek dağıtmak, ihtiyaç halinde kullanılmak üzere sahra hastanesi açmak gibi çalışmaları iktidar tarafından engellendi. Bütün bunlar birer suçmuş, kötü niyetlerle, gizli emellerle yapılıyormuş gibi gösterilmeye çalışıldı. İktidarın bu konudaki tavrı o kadar temelsizdi ki, bu çalışmalardan bazılarının bizzat AK Partili belediyeler tarafından da yapıldığı gerçeğini görmezden gelmek durumunda kaldılar.
AK Parti yetkililerinin ücretsiz ekmek dağıtan belediyeleri “paralel yapı” ilan etmeye kadar varan çaresizliği ve kötü niyeti apaçık ortaya çıkmıştır. Vatandaşlarımız gerçekleri görmekte, iktidarın bu zavallı propagandasına gülüp geçerek, kendisine hizmet edebilmek için çırpınan Belediye Başkanlarını, hangi partiden olursa olsun, bağrına basmaktadır. Halk yararına çalışmalar tüm vatandaşların takdirini toplamaktadır.
Örneğin, Mersin Büyükşehir Belediyemizin ilk sokağa çıkma yasağının uygulandığı 11 – 12 Nisan tarihlerinde Halk Ekmek fabrikasının üretim kapasitesini artırarak 58 mahallede 33 bin ekmeği ihtiyaç sahiplerine ücretsiz olarak ulaştırması vatandaşların büyük bir takdiriyle karşılanmıştı. Bunun ardından, İçişleri Bakanlığınca ikinci bir genelge çıkarılarak belediyelerin ücretsiz ekmek dağıtımı yasaklandı ve dağıtımlarda Valilik ve Kaymakamlıklar bünyesindeki Vefa Sosyal Destek Birimleri tek yetkili kılındı.
İki genelge arasında fikir değiştiren Bakanlık ihtiyaç sahiplerine ücretsiz ekmek dağıtımına yasak getirerek vatandaşın hangi derdine çare olmuş, halkımıza nasıl bir fayda sağlamıştır? Mersin Büyükşehir Belediyesinin sokağa çıkma yasağı süresince ücretsiz ekmek dağıtmasından tüm vatandaşlarımız son derece memnun kalmışken, bu uygulamadan yalnızca iktidarın rahatsız olması nasıl açıklanabilir?
Böyle ciddi bir salgın döneminde, polemik yapmak niyetinde asla değiliz. Ancak, iktidarın AK Partili belediyeler ile CHP’li belediyeler arasında ayrımcılık yaptığının bir kanıtını burada anmak zorundayız. Ak Partili Akdeniz Belediye Başkanının, 18 Nisan Cumartesi günü, bir televizyon kanalının haber bültenine bağlanarak söylediği sözler, hiçbir tartışmaya yer bırakmayacak ölçüde açıktır. Sayın Gültak, Akdeniz Belediyesi olarak dağıtacakları 30 bin ekmekten söz etmektedir. İktidarın yaptığı üzere, vatandaşlarımıza ekmek dağıtan bir belediyeyi kınamamız veya eleştirmemiz söz konusu bile olamaz. Ama iktidarın Büyükşehir Belediyemizi engellerken AK Partili bir belediyeye sesini çıkarmaması çifte standartlılıktır. Eleştirdiğimiz de budur.
Bu rahatsızlığın bir tek açıklaması vardır: İktidar, vatandaşın derdiyle değil, kendi siyasi hesaplarıyla ilgilidir.
Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanları çok geniş bir toplumsal mutabakatın sonucunda seçilerek görev üstlenmişlerdir ve hiç kimseyi dışlamaksızın hizmet verdiklerini, vatandaşın sorunlarına çözüm bulabilmek için devletin tüm birimleriyle koordinasyon içerisinde çalışmaya hazır ve gönüllü olduklarını çoktan ispatlamışlardır. Örneğin salgın boyunca Valiliklerin ve diğer kamu kurumlarının çalışmalarına destek olmak amacıyla belediye personellerinin görevlendirilmesi, araç tahsislerinde bulunulması CHP’li belediyelerin sergilediği işbirliği tavrının sayısız örneklerinden yalnızca biridir.
Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin vatandaşın ihtiyaçlarının giderilmesi, sorunlarının çözülmesi dışında hiçbir önceliği yoktur. Bunun için de Mersin’de olduğu gibi, tüm Türkiye’de de üzerlerine düşen sorumluluğu fazlasıyla yerine getirmeye devam edeceklerdir.
Vatandaşlarımız, belediyelerimizi engellemek, devletle kavgalıymış gibi göstermek için yürütülen kampanyanın içyüzünü görmüş ve bunu yapanlara notunu vermiştir. İktidar partisinden de vatandaşımızın sağduyusundan ders almasını ve artık bütünüyle salgınla mücadeleye, vatandaşa hizmete odaklanmasını bekliyoruz.
Unutulmasın ki, ülkenin bu zor günlerinde devlet eliyle yapılan partizanlığın kazananı olmaz; yalnızca millet kaybeder.20.4.2020
Adil Aktay
CHP Mersin İl Başkanı
