Suriye’deki son gelişmeler gerçekten karmaşık ve çok boyutlu bir mesele. Tarihsel olarak, Suriye Ortadoğu’da her zaman stratejik bir ülke olmuştur ve dış güçlerin (Amerika, İsrail, İngiltere, Türkiye…) odağında kalmıştır. Bu güçler, hesap ve çıkarları doğrultusunda çeşitli müdahalelerde bulunmuş ve Suriye’deki durumu daha da sorunlu bir hale getirmiştir.
İç Savaş ve Dış Müdahaleler
Suriye’deki iç savaşın etkileri çok derin ve acı verici oldu. Farklı etnik ve inanç grupları, bu süreçte büyük acılar yaşadı. IŞİD gibi cihatcı terör örgütlerinin faaliyetleri, bu acıları daha da derinleştirdi.
Özellikle Nusayriler (Arap aleviler) Kürtler ve Ezidiler gibi gruplar, bu süreçte büyük zulümlerle karşılaştı. Dış güçlerin müdahaleleri, mezhep çatışmalarını derinleştirip iç savaşa neden oldu. Bu da ülkenin istikrarını ve barışını ciddi şekilde tehdit etti. Ve Suriye halkı için büyük bir trajediye dönüştü.
Esad Yönetiminde Kadınlar
Suriye, uzun yıllar boyunca Baas Partisi tarafından yönetilmiştir. Bu parti, ülkenin sosyalist ve milliyetçi ideolojisini benimsemiştir. Ülkede kısmen demokratik reformlar uygulanmaktaydı. Ancak, dış müdahaleler ve iç savaş, bu reformların etkisini azaltmıştır.
Esad yönetimi halka, bazı sosyal hizmetler ve yardımlar sağlıyordu. Örneğin, halka erzak yardımı, elektrik ve su faturalarının devlet tarafından ödenmesi gibi uygulamaları vardı. Ancak, iç savaş ve siyasi istikrarsızlık nedeniyle bu uygulamalar büyük ölçüde sekteye uğradı.
Esad yönetimi, kadınların eğitim ve iş hayatına katılımını destekleyen bazı politikalar uygulamıştı. Kadınlar, devlet kurumlarında ve özel sektörde çeşitli pozisyonlarda çalışabiliyordu. Ayrıca, kadınların giyimine ve sokağa çıkmasına karışılmaması gibi uygulamalar da vardı. Ancak, iç savaşın başlamasıyla birlikte, kadınların durumu büyük ölçüde kötüleşti.
Savaşın getirdiği yıkım ve kaos, kadınların güvenliğini ve haklarını ciddi şekilde tehdit etti. Özellikle IŞİD gibi terör örgütlerinin faaliyetleri, kadınlar üzerinde büyük zulümlere yol açtı. Kadınlar, cinsel şiddet, zorla evlendirme ve kölelik gibi insanlık dışı muamelelere maruz kaldı.
Esad yönetimi, iç savaş sırasında kadınların haklarını korumaya çalışsa da, savaşın getirdiği zorluklar ve dış müdahaleler nedeniyle bu çabalar yeterli olamadı. Suriye’deki iç savaş, kadınların durumunu daha da kötü hale getirdi ve büyük acılara yol açtı.
Suriyeli Göçmenle Ve Gelecek Persepektifi
Suriye’de iç savaşın başlamasıyla Türkiye’ye yaklaşık 10 milyon sığınmacı sınır kapısından giriş yapmıştı. Beşar Esad yönetiminin devrilmesinden sonra ise ortalama 8 bin Suriyeli sığınmacı ülkelerine geri dönüş yapmış. Aslında Esad’ın devrilmesine sevinip Suriyeli sığınmacıların döneceğini zannedenlerin beklediği sayı bu değildi.
Suriye halkının çoğunluğu yeni kurulacak yönetimi desteklemiyor. Bir çok insan bu yönetimin insan hakları ihlalleri, kadına yönelik şeriatçı anlayışın uygulanması ve ülkedeki azınlıklara karşı yapılan zulüm nedeniyle kaygı verici buluyor. Mersin de ki Suriyeli sığınmacıların ülkelerine dönmeme nedenlerinden biri de bu. Bir sığınmacının bu konudaki sözleri çok çarpıcı “Esad’ın devrilmesine sevindik, ama Suriye’ye dönmek itemiyoruz. Çünkü yeni gelen cihatçı guruplar, Esad dan daha kötü. Türkiye’de yaşamak rahat”
Esat yönetimini devirip yerine geçen HTŞ liderinin geçmişteki şu sözleri her şeyi açıklar nitelikte. “Suriye de Hırıstiyanlar ve Aleviler gibi azınlıklara yer verilmeyecek” attıkları slogan ise “aleviler mezara, hırıstiyanlar Lübnan’a” şeklindeydi. Ve şimdiden İsrail ve cihatçı gruplar Arap Alevilerinin ve diğer etnik gurupların yoğun yaşadığı şehirlere saldırmaya başlamış durumda. Bu da gösteriyor ki kısa sürede Mersin ve çevre illere bir göç dalgasının daha yaşanacağıdır.
Suriye’nin geleceği iç savaşın sona ermesi ve siyasi istikrarın sağlanması ile şekillenecektir. Ancak, bu süreçte dış güçlerin müdahaleleri ve iç dinamikler önemli rol oynamaya devam edecektir. Suriye’nin yeniden inşası ve barışın sağlanması için Suriye halkının iradesi ve temsiliyeti de esas alınmalıdır. Bundan sonra Suriye’yi uzun ve zorlu bir süreç bekliyor.

Mersin Halk Haber Mersin Halk Haber
