Mersin Büyükşehir Belediyesi Kariyer Merkezi Müdürü Serkan Özada ve Mersin Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Mualla Yüceol, pandemiylehızlanan ‘Dijital Dönüşüm’ süreciyle ilgili ortak çalışma yürüterek, uluslararası alanda yapılan araştırmaları değerlendirdi. Dijital Dönüşüm ile birlikte talebi azalan ve artan mesleklere dikkat çekildi.
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’inöncülüğünde kurulan Kariyer Merkezi, iş arayanlara, öğrencilere ve işverenlere rehberlik hizmeti sunmaya devam ederken, bir taraftan da pandemi ile hızlanan ‘Dijital Dönüşüm’ sürecinde Mersin’e ışık tutuyor. Büyükşehir Belediyesi Kariyer Merkezi Müdürü Serkan Özada ve Mersin Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Mualla Yüceol,çalışma hayatı ile uluslararası alanda yapılan araştırmaları değerlendirerek, kamuoyuyla paylaştı.
Dijital dönüşüm meslekleri de dönüştürüyor
Kariyer Merkezi Müdürü Serkan Özada ve Prof. Dr. Hüseyin Mualla Yüceol’un değerlendirdiği McKinsey 2030 Türkiye projeksiyonu araştırması; dijital teknolojilerin yaratacağı ekonomik fırsatlar ve sosyal değişimler ile 7.6 milyon işin yokolacağını, 8,9 milyon yeni iş oluşacağını ortaya konuyor. Dijital teknolojilerle daha önce var olmayan 1,8 milyon yeni iş yaratılması beklenirken, 3,1 milyon iş artışından bahsediliyor.
Raporda; sağlık ve bakım hizmetleri, perakende ve satış, eğitim, kültür ve turizm sektörü gibi alanlarda iş artışı beklenirken, idari hizmetlerde ise azalış olacağına dikkat çekiliyor. McKinsey 2030 Türkiye projeksiyonunda fiziksel yetkinlikler ve temel yetkinliklere olan ihtiyaç düşerken; teknolojik, sosyal ve yüksek bilişsel yetkinliklere olan talebin artacağı ön görülüyor.
“Türkiye’de 2030 projeksiyonunda; her 10 meslekten 6’sı yüzde 30 otomasyona uğruyor”
Kariyer Merkezi Müdürü Serkan Özada, iş hayatında; uzaktan çalışma, çevik yönetim modelleri, yetenek yönetimi, çalışan bağlılığı, eğitim hayatında online eğitim, perakende de ise çevrimiçi alışveriş, müşteri memnuniyeti gibi trendlerin toplumsal hayata girdiğini ve bunun da dijital devrimi hızlandırdığını belirtti. Özada, dijital teknolojilere sahip olmanın dijital dönüşümü sağlamadığını, bu teknolojileriinsanların kullanacağını vurguladı. McKinsey’in 2030 Türkiye projeksiyonundan bahseden Özada, “Türkiye’de 2030 projeksiyonunda; her 10 meslekten 6’sı yüzde 30 oranındaotomasyona uğruyor. Tamamen yok olacak mesleklerin sayısı da yüzde 2 oranında belirlenmiş” dedi.
Talebi artan ve azalan meslekler neler?
Dünya Ekonomik Forumu’nun raporuna göre talebi artan ve azalan meslekleri anlatan Özada, “Buradaki öngörü bize 2025 projeksiyonunu yansıtıyor. Talebi azalan mesleklere baktığımız zaman daha genel anlamda kendini tekrarlayan işler olduğunu görüyoruz. Veri toplama, veri girişi elemanı, idari sekreter, denetçi, muhasebe elemanı, bordrocu, stok tutma elemanı, defter tutan kişiler, üretim elemanları, inşaat işçileri, kapıdan kapıya satış, posta servis elemanlığı gibi mesleklerde iş azalışları öngörülürken, veri analizi, veri bilimcisi, nesnelerin interneti uzmanı, yapay zeka uzmanı, dijital dönüşüm uzmanı, dijital pazarlama uzmanı gibi mesleklerde de istihdamın artacağı öngörülüyor” diye konuştu.
“Dijital dönüşümün öncüsü olmak istiyoruz”
Dijital dönüşüm sürecinin kamu kuruluşları, üniversiteler, odalar, özel sektör, STK ve bireylerin iş birliği ile olması gerektiğini belirten Özada, Büyükşehir Belediyesi Kariyer Merkezi’nin bu kapsamda 36 kurum ve kuruluştan oluşan İş Gücü Piyasası Koordinasyon Kurulu’nu kurduğunu anımsattı. Dijital Liderler Mersin’de projesini hayata geçirerek, bugüne kadar 15 programda 1100’den fazla paydaşa eriştiklerini söyleyen Özada, “Biz aslında Mersin için bir vizyonyaratmaya çalışıyoruz. Dijital dönüşümün öncüsü olmak istiyoruz” dedi. Özada, ayrıca Kariyer Günleri ile de 6 programda 2 bin 268 öğrenciye eriştiklerini kaydetti.
“Bizim amacımız bu dönüşüme ayak uydurmak”
Mersin Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Mualla Yüceol, 80’li, 90’lı yıllarda başlayan Endüstri 4.0 sürecinin hem çalışma hayatında hem toplumsal hayatta pek çok şeyin değişeceğini işaret ettiğini, pandemi sürecinin de bunuhızlandırdığını belirtti. Yüceol, “Bizim amacımız bu dönüşüme ayak uydurmak, bunun gerisinde kalmamak. Bu anlamda bir takım çalışmalar yapmak istiyoruz. Teknoloji değiştiğinde, dijital dönüşümler ortaya çıktığında bazı meslekler ortadan kalkabiliyor, yeni meslekler ortaya çıkabiliyor. Tabi ki çok kolay bir süreç değil. Bununla ilgili eğitim, teknoloji, bilim politikalarının hepsinin gözden geçirilmesi ve iş birliği çerçevesinde bütün paydaşların bu işin içinde olması gerekiyor. Bu işi, bu dönüşüm sürecinde tek başına hiçbir organ, hiçbir kurum yapamaz. İşte burada STK’lar, belediyeler devreye giriyor. Sağ olsun Mersin Büyükşehir Belediyesi bu konuda öncülük yaptı. Burada bu çalışmalara her türlü desteği verdi, vermeye devam ediyor” dedi.
Bu dönüşümlerin toplumu da dönüştürdüğünü ve toplumsal hayatı etkilediğini ifade eden Yüceol, şöyle devam etti:
“Bu süreçte bazı meslekler kaybolacak, bazı yeni meslekler ortaya çıkacak ve tabi o dönüşüm sürecine uygun yetenekler alınacak. Yani gençlerimizden bunlar istenecek ama biz biliyoruz ki üniversite bitirdiği zaman bile bir öğrenci bu yeteneklere uygun olmuyor. Bir tarafta büyük bir işsizlik var, bir tarafta o istenilen nitelikte elemanları bulamayan bir kitle var. Yapılması gereken tek şey, geliyorum diyen sürece kendimizi ülke olarak hazırlamak. Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı gibi, Kariyer Merkezi’nin yapmaya çalıştığı gibi bütün kurumların bu işin içerisinde olması, üniversitelerin, sivil toplum örgütlerinin, işverenlerin, öğrencilerin hepsinin bir arada çalışarak, geleceğe hazırlanması gerekiyor. Bu anlamda biz de Mersin Üniversitesi olarak elimizden gelen katkıyı vermeye çalışıyoruz. Uzun zamandır bu etkileşimleri yapıyorduk, belediyeler de kente, kentin sorunlarına daha fazla dokunur hale geldiler. Ulu Önder Atatürk’ün de dediği gibi ‘Vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır’. Herkes görevini akıl ve bilimin ışığında yaparsa o zaman sorunları da mümkün olduğunca en aza indirger. Geleceğimiz olan çocuklarımıza daha güzel bir hayat, çok daha güzel bir gelecek sunma imkanımız olur.”