Özellikle son dönemlerde “konutu terk etmeme” , yani halk arasında bilinen adıyla “ev hapsi” şeklindeki adli kontrol tedbirlerinde artış gözlenmiştir. Ev hapsi bir özgürlük değil, tutuklamadan sonra kişi özgürlüğünü en ciddi şekilde sınırlayan adli kontrol tedbiridir. Ev hapsi nedeniyle insanlar sosyal ve ekonomik haklarının yanı sıra eğitim haklarından da yararlanamamaktadır. Bu nedenle verilecek olan ev hapsi kararları haksız,hukuksuz ve keyfi bir biçimde uygulanmamalıdır.
Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin sadece hak arama mücadelesinde oldukları bilinmesine rağmen birçok öğrenci hakkında “konutu terk etmeme” şeklindeki adli kontrol tedbiri talep edilmiş ve nöbetçi mahkemeler tarafından talep edilen yönde karar verilmiştir.
Eşini öldürme, yaralama ihtimali olan ve şiddet uygulayan kişilere dahi verilmeyen ev hapsi tedbiri, Türkiye’de derece yapmış bir bilim yuvasındaki seçilmiş gençlere uygulanmaktadır. Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine yöneltilen suçlamalar, Ceza Muhakemesi Kanunu’nda belirtilen katalog suçlara girmemektedir. Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine, hiçbir kaçma şüphesi ve delil karartma ihtimalleri olmamasına rağmen “ev hapsi” ile gözdağı verilmektedir.
Bu çerçevede;