Mersin Büyükşehir Belediyesi Meclis toplantısında DEM Partili Meclis Üyesi Feride Aslan Bilgiç, Tarsus Cezaevinde tutuklu bulunan Akdeniz Belediyesi Eş Başkanları Hoşyar Sarıyıldız ve Nuriye Arslan’ın mesajını okudu. Eş Başkanlar mesajında “Çabamız çoğulculuğu, yerel demokrasiyi güçlendirmek ve güzel Akdeniz’imizde başarılı işler ortaya koymaktı. Ancak Halkın iradesine yapılan kayyum saldırısına maruz kaldık. Üzülerek belirtmek isteriz ki bugün gelinen aşamada hiçbir seçilmiş güvende değil. Bir gece yarısı herhangi bir seçilmişin kapısı seçilebilir ve hayali gerekçelerle tutuklanabilir” dedi.
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi ocak ayı ikinci birleşimi Başkanvekili Ali Uyan yönetiminde gerçekleştirildi.
Yoklama alınırken Ali Uyan, “Maalesef Akdeniz Belediyesi’nde başkanlık görevine atanan kayyum olduğu için, atanan kayyum da mazeret bildirmiş. Böyle bir düzenleme, ama ben söyleyeyim yoklamada Hoşyar Sarıyıldız” diyerek tutuklu belediye başkanının adını yoklamada andı. Uyan’ın bu sözleri üzerine meclis sıralarından ‘Burada’ sesleri yükseldi.
Meclis başkanvekili Ali Uyan, meclis oturumuna katılmayan belediye meclis üyelerinin de mazeretlerini okudu ve oylamaya sundu. Mazeretler okutulurken Akdeniz Belediyesine kayyum olarak atanan Zeyit Şener’in mazeretinin ayrı oylatılarak oy çokluğuyla reddedilmesi tartışmalara neden oldu. AKP’li ve MHP’li meclis üyeleri “Başkan siz misiniz onlar mı?” diye tepki gösterirken, Uyan “Ben tarafsızım. Burada ilçe belediye başkanları, meclis üyeleri de var tabi ki onların da fikrini alacağım” dedi.
İktidarın kayyum uygulamalarını eleştiren Uyan, “Gün olmuyor ki sabah uyanalım da maalesef Türkiye’de antidemokratik bir uygulama ile karşılaşmayalım. Her uyandığımızda Türkiye gündeminde asıl beklediğimiz vatandaşlarımız adına acaba ekonomimiz daha iyiye mi gidecek, emeklilerin durumu daha mı iyi olacak, ücretlerde bir iyileştirme olacak mı, tarım politikalarında iktidarın çiftçilerimize esnafımıza iyi yönde bir müjde mi vereceğini beklerken bir uyanıyoruz ya bir belediyemize kayyum atanıyor ya bir belediyemizde haksız, hukuksuz uygulamalarla gizli tanık, tanık da gizli kararlar da gizli, sonra da bir bakıyoruz belediye başkanlarımız tutuklanmış. Bu antidemokratik haksız hukuksuz uygulamaların karşısındayız” ifadelerini kullandı.
Gündem dışı konuşmalar bölümünde ise DEM Partili Meclis Üyesi Feride Aslan Bilgiç, Akdeniz Belediyesi Eş Başkanları Hoşyar Sarıyıldız ve Nuriye Arslan’ın mesajını okudu.
“BİR GECE YARISI HERHANGİ BİR SEÇİLMİŞİN KAPISI SEÇİLEBİLİR VE HAYALİ GEREKÇELERLE TUTUKLANABİLİR”
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, meclis üyeleri ve Mersinlilere selamını ileten Eş Başkanlar, mesajında şu ifadeleri kullandı:
“Bugün Büyükşehir Belediye Meclisinde sizler arasında olup birlikte Mersinimiz ve Akdeniz’imiz için güzel işler başarmak için çalışmamız gerekirdi. Ancak bizler Akdeniz’de 447 bin 843 yurttaşımızın güvenini kazanıp iradesi olarak seçtiği belediye eş başkanları olarak şuan Tarsus Cezaevinde siyasi rehine olarak tutuluyoruz. Akdeniz’imiz için canla başla çalışırken bir gece yarısı kapımız çalındı ve gözaltına alındık. Çabamız çoğulculuğu, yerel demokrasiyi güçlendirmek ve güzel Akdeniz’imizde başarılı işler ortaya koymaktı. Ancak bugün halkın iradesine yapılan kayyum saldırısına maruz kaldık. Üzülerek belirtmek isteriz ki bugün gelinen aşamada hiçbir seçilmiş güvende değil. Bir gece yarısı herhangi bir seçilmişin kapısı seçilebilir ve hayali gerekçelerle tutuklanabilir.”
“HERHANGİ BİR DELİLE DAYANMAYAN, ASILSIZ VE TRAJİKOMİK İDDİALARLA TUTUKLANMIŞ BULUNMAKTAYIZ”
“Kayyumu rejim haline getiren bir iktidar ile karşı karşıyayız. AKP iktidarının emir ve yönlendirmeleriyle gerçekleştirilen hukuksuz bir operasyonla bizlere asılsız suçlamalar yöneltilmiş ve seçilmiş meclis üyelerimiz Özgür Çağlar, Neslihan Oruç ve Hikmet Bakırhan’la birlikte tutuklandık. Bu süreçte herhangi bir delile dayanmayan, asılsız ve trajikomik iddialarla tutuklanmış bulunmaktayız.
Şunu bilmekteyiz ki yerimize atadıkları kayyum ve birim müdürlerinin hiçbiri hukuki değildir. İddianamede yer alan sözde gizli, hayali tanık belediyeye örgüt üyesi istihdam ettiğimizi söylemiş. Bu gerekçe seçilmiş eş başkanlar ve meclis üyeleri olarak bizlerin gözaltına alınmasına yeterli görülmüş. Ancak gelin görün ki biz göreve başladığımız günden bugüne ihtiyaç taleplerimize rağmen bakanlık tek bir kişiyi bile belediyeye işe almamıza izin vermedi. Maalesef polis fezlekeleri ve yargı da bu hayal alemindeki yerini almış görünüyor.”
“AKDENİZ’DE KAYYUM ATANMASI MERSİN’İN HUZUR VE BARIŞ DENİZİNE BULANDIRILMIŞ BİR ZEHİRDİR”
“Baktılar ki bu gerekçe yetmeyecek hakkımızda hiçbir ceza veya soruşturma yokken belediye eş başkanları olarak seçildikten sonra başlattıkları uyduruk soruşturmaları bahane olarak eklediler. Çok açıktır ki tamamen siyasi saikilerle hazırlanmış hayali iddialarla Akdeniz halklarının iradesi gasp edilmiştir. Akdeniz’de kayyum atanması Mersin’in huzur ve barış denizine bulandırılmış bir zehirdir. Bu saldırılarla susturulmaya, irademiz kırılmaya çalışılıyor. Ancak unutulmamalıdır ki halka hiçbir mücadeleyi bastırmak mümkün değildir. Demokratik iradeyi hiçe sayarak atılan her adım halkımızın özgürlük, eşitlik ve demokrasi mücadelesine olan bağlılığını daha da güçlendirmektedir. Bu zorlu süreçte halkımızın desteği bizim için çok kıymetlidir. Hep birlikte mücadele ederek hukuksuzluklara ve adaletsizliklere boyun eğmeyeceğimizi göstereceğiz. Bizler halkımızın gücüne inanıyoruz. Unutmayın ki bu halk zulme karşı her zaman dimdik ayakta durmuş, demokrasiye olan inancını korumuştur.”
“BUGÜN SUSTURULMAYA ÇALIŞILAN SESİMİZ YARIN MİLYONLARIN GÜR SESİ OLACAKTIR”
“Muhalefetin geçmişte kayyum hukuksuzluğuna yeterince güçlü bir duruş sergilememesi bugünkü demokrasi çemberinin daha da daralmasına zemin hazırlamıştır. Kayyum darbesi tüm muhalefetin özgürlük ve demokrasi mücadelesi meselesidir. Bu hukuksuzluğa karşı sessizlik iktidarın zulmüne ortak olmak anlamına gelir. Bizler adalete inanan tüm kesimleri bu adaletsizlik karşısında ortak bir mücadeleye çağırıyoruz. Kayyuma meşruiyet kazandıracak her türlü girişimi reddediyoruz. İnanıyoruz ki ne Mersin’in seçilmişleri ne de Mersin halkı kayyumu asla kabul etmeyecektir. 9,5 aydır Mersinimize ve Akdeniz’imize birlikte hizmet ettiğimiz kentin seçilmişleri başta olmak üzere adaletten yana olan herkesi kayyuma karşı açık tavır almaya davet ediyoruz. Tarsus Cezaevi’nden son olarak inançla şu sözleri söylemek isteriz. Hep birlikte daha adil daha özgür bir gelecek için mücadeleye devam edeceğiz. Bugün susturulmaya çalışılan sesimiz yarın milyonların gür sesi olacaktır. Buna inanıyor ve her koşulda mücadelemizi büyütüyoruz. Sevgi, dayanışma ve direnişle.”
