Anasayfa / Köşe Yazıları (sayfa 5)

Köşe Yazıları

“Zorbalık, büyümez. Derinleşir. Geleceğe sızar.”

Her dönemin sessiz bir felaketi vardır. Kimi zaman göz göre göre gelir, kimi zaman alttan alta büyür. Bugün sizleri giderek yaygınlaşan, görünür olmaya çalışan ama bir türlü tam anlamıyla ciddiye alınmayan bir tehlikeye karşı uyarmak istiyorum: Çocuklar arasında artan akran zorbalığı. Bu yazı bir alarm, bir çağrı, bir farkındalık notudur. …

Devamını oku »

Abidin Yağmur “Mersin İdman Yurdunun çayı!”

Meşhur hikayedir: Çırak, ustasına sormuş: “Şimdi ne yapacağız usta?” Usta şöyle demiş: “Çay koy yeniden başlayacağız!” * “Hikâyede anlatması kolay, gel de gerçek hayatta yap” dedi bir gün bir arkadaş. Nedeni sordum… “O kadar çok yenildik, o kadar çok yeniden başladık ki, o kadar çay demledik ki çay kalmadı” dedi. …

Devamını oku »

İki Sınıf Vardır: Biri Sahip Olanlar, Diğeri Yaşamak Zorunda Kalanlar

Bugün hâlâ geçerliliğini koruyan bir hakikatten bahsetmek istiyorum: Dünyada iki temel sınıf var. Biri üretim araçlarının sahibi olanlar, Diğeri ise yaşamını sürdürebilmek için emeğini satanlar. Adına burjuvazi deyin, sermaye sınıfı deyin fark etmez. Öte yanda, alın teriyle çalışan, emeğinden başka sermayesi olmayan milyonlar var: proletarya. Bu sınıflar yalnızca ekonomik birer …

Devamını oku »

Suskun Zirveler, Susuz Şehirler: Mersin’in Göz Ardı Edilen Gerçeği

İklim krizi artık bir gelecek senaryosu değil; yaşadığımız anın içinde, toprağımızda, havamızda, suyumuza dokunarak kendini gösteriyor. Akdeniz Havzası’nda yer alan Mersin, bu dönüşümün merkezinde. Artan sıcaklıklar, azalan yağışlar, çekilen yeraltı suları ve gerileyen tarım verimliliği, her geçen yıl daha görünür hale geliyor. Ama görünür olan her şey konuşulmuyor. Geçtiğimiz günlerde …

Devamını oku »

Yeni Bir Düşünce Biçimi Mümkün mü?

Dünyanın ideolojilere olan inancı sarsılıyor. Sağ-sol, muhafazakâr-liberal, laik-anti-laik gibi geleneksel ayrımlar; artık bugünün krizleri karşısında çözüm üretme gücünü yitirmiş durumda. Hayat değişti. Ve hayatla birlikte sorular da… Artık birinin kimliği, siyasi duruşu ya da aidiyeti değil; nasıl düşündüğü, nasıl hissettiği ve nasıl yaşadığı belirleyici hale geldi. Ve herkesin zihninde aynı …

Devamını oku »

Bir Çocuğun Eli Değil, Geleceğimizin Umudu Kirleniyor

Bir çocuğun avucunda nasır gördüğümüzde ne hissediyoruz? Merak mı? Üzülme mi? Yoksa artık sıradanlaştığı için bakıp geçiyor muyuz? Hayır, bu eller oyuncak tutmalıydı, kalemle tanışmalıydı,hayatı oyunla, merakla, öğrenmeyle tanımalıydı. Ama biz,yetişkinler dünyası olarak, onları üretim çarkının çıraklarına çevirdik. Çocuk işçiliği sadece yoksullukla açıklanamaz. Bu bir toplumsal ihmal, bir değer körlüğüdür. …

Devamını oku »

Siyaset Neden Yapılır, Nasıl Yapılmalıdır?

Siyaset… Kimi zaman bir kürsüde dile gelen sözdür, kimi zaman suskun bir halkın yüreğinde yankılanan çığlık. Kimi zaman bir çocuğun okul çantası, kimi zaman bir annenin mutfak alışverişidir. Siyaset sadece meclis salonlarında değil; pazarda, hastanede, sokakta, okulda, evimizde de yaşanır. Çünkü siyaset, yaşamın ta kendisidir. Ama neden yapılır siyaset? Aslında …

Devamını oku »

Türkiye: Bir Ülkenin Kendine Dönüş Yolculuğu

Psikiyatristin Koltuğunda Sessiz Bir Kalp Bir sabah… Gözaltlarında karanlık halkalar, omuzlarında yorgun yıllar, ruhunda ise derin bir dağınıklıkla bir ülke çıkageldi. Adı Türkiye’ydi. Kapıyı çaldı ve usulca içeri girdi. Psikiyatrist koltuğu gösterdi. Oturdu. Derin bir nefes aldı. Ve şöyle dedi: “Uzun zamandır kendimi iyi hissetmiyorum. İçimde hep bir gerginlik var. …

Devamını oku »

Madlen Yelkenlisi ve Dünyaya Yazılmış Utanç Mektubu

Gazze’de zaman artık bir mezar taşı gibi ağır. Bir çocuğun kahkahası değil, bir bombanın sesi yankılanıyor sokaklarda. Bir annenin ninnisi değil, bir ambulansın sireni bölüyor geceleri. Gazze’de yaşam, ölümle yarışıyor. Ve dünya, ne yazık ki hâlâ sessiz. Tam da bu sessizliğe karşılık, Akdeniz’in sularında bir yelkenli belirdi. Küçük bir tekne …

Devamını oku »

Hep Önce mi Ölür Güzel Yürekli İnsanlar?

Bazı insanlar dünyaya sadece yaşamaya gelmez. Onlar, değiştirmeye gelir… Yaraya merhem olmaya, karanlığa bir kıvılcım yakmaya, ve insanlığa insanca bakmanın ne olduğunu hatırlatmaya gelir. İşte o güzel yürekli insanlar, kendi canı pahasına bile olsa doğrudan şaşmayanlar, halkın yanında olanlar, emekten, adaletten, haktan yana duranlardır. Ve ne acıdır ki… Onlar hep …

Devamını oku »
Araç çubuğuna atla