Mersin Halk Haber Mersin Halk Haber 
Çünkü bu bayram, çocuklara adanmış tek gündür.
Atatürk’ün, bu vatanın yarınlarını çocuklara emanet etmesi sadece sembolik bir karar değil; bir milletin temelidir. Ancak bugün bu temel, ne yazık ki ciddi bir sarsıntı geçiriyor. Çünkü çocuklarımızı ihmal ediyoruz. Çünkü biz, unutulmaması gereken değerleri unuttuk.
Aile içi şiddet, çocuklar arası zorbalık, sokakta, evde, okulda yaşanan görünmeyen travmalar…
Bunlar artık sıradan haber başlıklarına dönüştü. Her yeni olay, bir çocuğun daha ruhunda derin bir iz bırakıyor. Çocuk hakları konuşulurken; yaşanan gerçekliklerle aramızdaki uçurum giderek büyüyor.
Oysa çocuk, sadece fiziksel olarak değil; duygusal olarak da korunmalıdır. Ve bu koruma,yalnızca devlet politikalarıyla değil, toplumun kalbiyle mümkündür.
Bugün ekranlara bakınca öfke,kutuplaşma ve sevgisizlik görüyoruz. Bu, çocukların zihinlerine kazınıyor.
O çocuklar, gördüklerini taklit ediyor. Çünkü çocuk, gördüğünü öğrenir;duyduğunu tekrar eder.
Şiddeti normalleştiren bir ortamda büyüyen çocuk, şefkati unutur. Kendini değerli hissetmeyen bir çocuk, başkasını da değersiz görür. İşte bugün, geleceğimizi asıl tehdit eden şey budur: Değerlerin kaybı.23 Nisan yalnızca bir bayram değil; bir hatırlatmadır. Bize, bu ülkenin hangi temeller üzerinde yükseldiğini tekrar tekrar anlatan bir çağrıdır. Sevgi, saygı, adalet, birlik, şefkat, vicdan…
Bunlar sadece bireysel değil, milli değerlerimizdir. Ne yazık ki, günlük hayatın hızında bu değerleri unutur olduk.
Sadece törenlerde, sadece özel günlerde hatırlıyoruz. Oysa milli olmak, sadece bayrak sallamak değil; çocuklara umut olmaktır.
Bugün, çocukların sadece karnı değil, kalbi de aç. Ve bu açlık, oyuncakla değil; güvenle, ilgiyle,değer verilmekle doyar. Bu yüzden yeniden hatırlamalıyız: Çocuk hakkı, aynı zamanda insanlık hakkıdır. Çocuğa el kaldıran, geleceğe zarar verir. Çocuğa sevgiyi çok gören, bu milletin yarınını eksiltir.
Milli değerlerimizi unutmadan, onları yaşamın her alanında hissederek; çocuklarımız için daha güçlü, daha vicdanlı bir ülke kurmalıyız. 23 Nisan’ı kutlarken, çocukların gerçekten bayram edebileceği bir Türkiye hayal etmeli ve o hayal için çalışmalıyız. Çünkü bu topraklarda çocuk olmak, bir bayram değilse; hiçbirimiz kazanmıyoruz demektir.
