Anasayfa / Güncel / ABİDİN YAĞMUR “MİNDER SENARYOSU 3”

ABİDİN YAĞMUR “MİNDER SENARYOSU 3”

Son yazının özeti şuydu:

2019 seçimlerinde CHP rüzgarı belediye başkan adaylarını taşımıştı, bu seçimde adaylar CHP’yi taşıyacak!


CHP’deki genel başkanlık tartışması, mayıs seçimleri yenilgisi tartışması, ideolojik savrulma tartışması partiyi yıprattı.
Parti tabanını yordu.
Seçmenin heyecanını kırdı.
Şu hâlde mevcut belediye başkanları ve ilk kez aday olacak isimlerin sorumluluğu daha fazla.
İşleri daha zor.
Öncelikle “vefakâr, cefakâr CHP seçmenini”, o kitleyi yeniden motive etmeleri lazım.
Sonra bugüne kadar CHP’ye oy vermemiş ama bu seçimde AKP-MHP bloğuna da vermek istemeyen kitleyi ikna etmeleri lazım.
Nasıl yapacaklar?
*
Kuşkusuz her Büyükşehir Belediye Başkanı iletişim araçlarını kendi şehrinin özgünlüğünü de dikkate alarak kullanacak.
Her Büyükşehir Belediye Başkanı kendi sloganını, söylemini kendisi yaratarak, güçlü olduğu yönleri öne çıkararak bir propaganda süreci yürütecek.
Tüm Büyükşehir Belediyeleri için söylüyorum, her belediye başkanı ve başkan adayı, ilçe belediye başkan adaylarının belirlenmesinde çok daha fazla söz sahibi olmayı talep edecek.
*
İşte bu noktada genel merkez ile belediye başkanları arasında bazı sorunlar çıkması muhtemel.
Genel başkanlık yarışı nasıl sonuçlanır, kim kazanır bilmiyoruz.
Kim kazanırsa kazansın, genel başkanın ve genel merkez yöneticilerinin önünde iki seçenek olacak:
Ya parti içi çekişmelerin sıcaklığıyla, heyecanıyla, partiyi ellerinde tutma güdüsüyle en ufak beldenin belediye başkanını bile üç beş kişilik komisyonlarca kendileri belirlemeyi seçecekler, genel merkezde “o benim adamım, bu onun adamı” kriterleri devreye girecek…
Ya da yereli daha iyi tanıyan, sahada olan, bir anlamda bu savaşın hem generali hem piyade eri olan belediye başkanlarına daha rahat bir hareket alanı sağlayacaklar.
*
Ben hayatın olağan akışının ikinci seçeneği dayatacağını düşünüyorum.
*
Görünen o ki Ankara merkezli ittifaklar olmayacak.
Millet İttifakı çoktan dağıldı, herkes kendi adayıyla seçime girecek.
Fakat yerel seçimlerin iç dinamiği gereğince fiili durumlar, de facto durumlar her ilde oluşacak.
Mesela partisinin adayını beğenmeyenler başka bir partinin adayına doğru kayacak.
Sahaya inince kazanma şansının olmadığını görenler yolda karar değiştirip başka yere kayacak.
Belediye başkan adayları ve meclis üyesi adayları nedeniyle partiler arasında oy geçişkenlikleri olacak….
Her partide gidenler de olacak gelenler de olacak!
*
Tüm bu senaryoları önceden sezecek, en iyi şekilde takip edip yorumlayacak kişiler elbette partilerin Büyükşehir Belediye Başkan adayları olacak.
Ve her başkan adayı, seçim gününden bir gece öncesine kadar her türlü hamleyi yapacak, rakiplerinin her türlü hamlesine hazır olacak.
*
CHP’li Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’in yeniden adaylığına kesin gözüyle bakılıyor.
Elbette siyasette her olasılık masada.
Fakat en güçlü olasılık, CHP’nin Seçer’le devam edeceği yönünde.
Çünkü seçimlerin hiçbir parti açısından garanti olmadığı belediyelerde mevcut belediye başkanına “sen kenarda kal” demek zordur.
Hiçbir parti bu riski alamaz.
O nedenle Seçer’in yeniden Büyükşehir Belediye Başkan adayı olacağını düşünüyorum.
*
İyi Partinin eski başkan, çiçeği burnunda milletvekili Burhanettin Kocamaz’ı aday yapması da muhtemel.
Kocamaz buna istekli, partinin de zaten başkaca adayı yok.
Kocamaz aday olursa ilçe belediye başkan adayları da hemen hemen belli oldu sayılır.
Kocamaz eski ekibini taşımak isteyecektir.
AKP-MHP ittifakı muhtemelen AKP’li bir ismi, eski bir bakanı aday yapacak.
Birkaç ilçede AKP “biz aday çıkaralım” diye ısrar edebilir, MHP eski İçel’deki belediyelere yoğunlaşır.
*
Mersin’in kendine özgü bir durumu var.
Mersin Büyükşehir Belediyesi seçimlerini merkezdeki 4 ilçe belirler, Tarsus son çiviyi çakar!
Büyükşehir’i kazanmak isteyen partinin bu 4 ilçede Büyükşehir Belediye Başkan adayıyla takım halinde çalışabilecek ilçe belediye başkan adayları çıkarması gerekir.
4 ilçeden biri sekerse Büyükşehir kaybedilir.
Bu tüm partiler için geçerli.
*
CHP açısından şu sorularla bitirelim yazıyı:
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanının CHP’li olduğu 5 yıllık süre içinde merkezdeki 2 ilçenin belediye başkanı ve Tarsus Belediye Başkanı CHP’liydi.
3 CHP’li başkan gerek Büyükşehir Belediye Meclisinde gerekse medyada nasıl bir görüntü sergiledi?
Takım oldu mu?
Başkanlar risk aldı mı?
Bazen CHP’yi, bazen genel başkanı, bazen sosyal demokrasiyi hedef alan saldırılar, medya komploları karşısında ilçe belediye başkanları ne yaptı?
Mücadele mi etti?
Telefondan sosyal medyaya mı baktı?
Yoksa belediye meclisi toplantısından sonra gizlice AKP’ye yakın yerel gazetelere gidip CHP’li başkanları mı kesti?
*
Bu sorulara verilecek yanıt sanırım adayların belirlenmesi sürecinde de etkili olacaktır.

Çok Okunan Haber

TOROSLAR CUMHURİYET ALANI YILBAŞI PAZARIYLA ŞENLENDİ

Toroslar Belediyesi tarafından Cumhuriyet Alanı’nda ilk kez kurulan Yılbaşı Pazarı, yeni yıl coşkusunu Toroslar halkıyla …

Araç çubuğuna atla