Mersin Halk Haber Mersin Halk Haber 
Türk siyasetinde çok ciddi gelişmelerin yaşanmasına vesile olan altı muhalefet lideri bir araya geldi, yuvarlak masa toplantısı yaptı! Hepsi de birbirinden farklı dünya görüşüne sahip, hepsi de değişik politika uygulayan siyasi partilerdi. Siyasetin nabzını yakından tutanlar iyi bilir ki: bu ekip asla bir araya gelmez! Gelemez! Ancak; tek bir ortak paydada buluşurlarsa gelebilirlerdi, nitekim öyle de oldu!
***
Referandum sürecinde tek adama hayır kampanyası yürütürken, olacakları bir bir anlatan, bugünleri yaşayacağımızı dile getiren ana muhalefet partisi lideri, diğer muhalefet parti liderlerinin tabiri caizse ayaklarına gidip birleşme talebinde bulundu. İyi Parti ile alenen ittifak olduğunu gösteren Ana Muhalefet Partisi, diğerleri ile de kesinleştirme çabasındaydı.
Akabinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal Ahlatlıbel’de oturdu, konuştu, ancak bir tane siyasi parti vardı ki; “biz yoktuk, o yuvarlak masada bizi yok sayanı biz de yok sayarız” diye kürsüden haykırdı! Hangisi mi?
“Halkların Demokratik Partisi.”
Orada dur Başkan derim ben… Takipteyim, izliyorum, dinliyorum. Siz değil miydiniz biz millet ittifakında olmayız diyen?
Ana muhalefet partisinin lideri; biz kimseyi yok saymıyoruz, sayamayız demedi mi? O liderler kendileri kabul edip geldi, siz gelmediniz!
Şimdi soruyorum:
-Yok sayarız derken? Kimi var sayacaksınız? Başka alternatif nedir acaba? Pireye kızıp yorganı yakarsanız parlamento yeniden güçlenemez… Ben buna kendi adıma kızdım…
Daha sağduyulu olalım, daha sakin mümkünse…
***
Öte yandan; Altı Muhalefet Parti Lideri ortak bildirileri için 28 Şubat tarihini gösterdi.
28 Şubat’ı da biliyoruz elbette.
Mağdurunu, yaşayanı, yaşatanı, düşeni, bundan besleneni. Ülke için ciddi bir süreç olduğunu biliyoruz! Özellikle mi o gün diyenlere de açıklama geldi, zaman dar, o gün ile alakası yok diye?
O halde İktidar Partisi’ne ben de şu soruyu soruyorum?
-Terörist denilen, seyyar mahkemeler ile karşılanıp, el sallayarak ülkeye giriş yapanları, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda getirmeniz özellikle miydi?
Kişi kendinden bilir işi…
Sağ duyu dedim, sakinlik dedim, uzatmaya gerek yok…
***
Toparlayacak olursam; ittifak bana göre değil, benim hür irademe göre değil. Yani bambaşka düşünceler ile siyaset yapmak bana ters geliyor.
Fakat; bakıyoruz meclis hükümsüzleşmiş. Bakıyoruz her şey tek bir adamın iki dudağının arasında. Doğal olarak birleşmek gerekiyor diye düşünüyorum.
Özetle; Vatan mevzu bahis ise gerisi teferruat!
Sevgi ile… Aşk ile kalın dostlarım…
